29 Temmuz 2012 Pazar

Ta kendisi

Çok uzun zaman oldu yazmayalı...


bu satırları okurken, düşünürken, kızarken, gülerken, ağlarken, hata yaparken, yalan söylerken, uyurken, koşarken, izlerken, kin tutarken, şarkı söylerken, dinlerken, dinlenirken, yazarken, susarken yaptıklarının tamamıdır hayat...
aldığın nefeslerin bütünüdür aslında.. her biri için tek tek şükretmen gereken nefeslerin... kime niye nasıl neden farketmez; değer bilmedir işte...
aynı hissiyatla isyan etmektir bazen... madem nefes kadar önemlidir bir saniyesi bile çalınmamalıdır çünkü sizden...
ve aynı şekilde sabretmektir saniyeden bin kat fazlasını eşe dosta doyasıya harcarken...
hissetmektir, hissettiğinin farkına varmak ama ona çok takılmamaktır.. önüne bakmaktır, arkada bıraktıklarını unutmadan ama onlara bağlanıp kalmadan...
taksiye para vermenin taksiciyi satın almak olmadığını bilmektir...
ertelememektir hayat... yapmak istediklerini korkularının arkasına saklamamak...
ama yüreğin öyle diyorsa hepsini bir kenara bırakabilmektir yeri geldiğinde...
bu yeri gelmenin ne olduğunu eşşek gibi bildiğini kendine itiraf etmektir daha önemlisi...
anlamak değilse bile anlamak için elinden geleni yapmaktır..
filmin senin olduğunu, başrolde oynadığını bile bile tüm rollere saygı duymaktır...
sadece sıcak bir günaydındır, en samimisinden...
accayip acıdır bazen... accayip acıtır....
hüzündür kulaklıktan dramatik melodiler yükselirken...
kaybettiğinde fena halde hüzündür...
bulduğunda sevinç gözyaşı...
evet tamam... yerleşikliğe alıştıkça cesur adımlar atmaktan korkmaktır kimi zaman...
gitmektir vakti geldiğinde ya da gelmeden, belki geçtikten sonra...
kalmak isteyerek ya da götürülmediğinden...
hiç beklemezken yenmektir en güçlüyü...
iç sahanda puan kaybı umulmadık anda...
reklamda gördüm, paranın satın alamayacağı şeylerdir günün bazı vakitlerinde
2-6 nöbetine benzediğinde hiç çekilmez..
direksiyonda otururken yayayı, karşıya geçerken sürücüyü anlayabilmektir...
her akşam ders alıp her sabah unutmaktır...
dengeli beslenme programıdır bir türlü uyulmayan...
bir fincan kahve içmeden kırk yıl hatır saymak mesela...
karmaşıktır yahu işte...
onu güzel yapan da budur...
derbi gibi işte...
sözün özü, bir tebessümdür hayat...
ama bir yerde durmaktır...
e herkes kendi hikayesini eklesin işte demektir...
mesele açık ve nettir aslında...
kendi hikayenizi filmde izleseniz bayılırsınız..
içindeyken kıymetini bilin...
hayat biz gelecek için plan yaparken başımızdan geçenlerdir...
son söz :
i'm not william wallace.. but doesn't matter.. i still can fight for you...freedoooooooommmmmmm  :)

Hiç yorum yok: